Günahlarını gizleyen başarılı olmaz; itiraf edip bırakansa merhamet bulur. (Özd. 28:13)
Hiç saklambaç oynadınız mı? Bahçede koşturduktan sonra bir ağacın arkasına saklanıp kız kardeşinizin “On sekiz, on dokuz, yirmi… Hazır olsan da olmasan da geliyorum!” diye bağırdığını duyalı belki çok zaman geçti.
Gerçek hayatta hepimiz saklanırız. Nedenlerimiz vardır. Korku. Utanç. Kendimizden nefret etme. Öfke. Kafa karışıklığı. Hayal kırıklığı. Üzüntü. Gurur. İnatçılık. Günahtan vazgeçmemek. Zevke yönelik açgözlü arzular. Ancak bunların hiçbiri iyi nedenler değildir. Süleyman’ın Özdeyişleri’nin yazarı, günahını gizleyen kişinin başarılı olmadığına dair uyarıda bulunuyor. Böyle bir kişi için hayat iyi gitmeyecektir.
Adem ve Havva için bu durum işe yaramadı, değil mi? Tanrı onları uyarmıştı: “Ne isterseniz alın; ama o ağaçtan değil.” Yılan Tanrı’yı yalanladı: “Tanrı o ağaçtan yerseniz O’nun gibi olacağınızı biliyor. Tanrı’yı dinlemeyin.” Onlar Tanrı yerine Yılan’a inandılar. Ardından suçluluk ve utanç geldi. Adem ve Havva’nın gözleri açıldı. “Çıplağız. Örtünelim. Bu utanç verici.” Sonra Kral’ın adımları duyuldu. “Ah, olamaz, saklan! Bizi görmesin.”
Tanrı, Adem’e seslendi: “Neredesin?” Adem korkakça karşılık verdi, “Bahçede sesini duydum ama korktum, çünkü çıplaktım ve saklandım.”
Gerçekten mi? Tanrı’dan saklanmak mı? Bu gülünç durmuyor mu? Ne de olsa, O her şeyi görür. Her şeyi bilir. Adem ve Havva neden saklandılar ve günahlarını gizlediler? Açığa çıkmaktan korktular. Çıplaklıklarından utandılar.
Bizim için de böyledir. Tanrı’nın ya da başkalarının önünde çıplak olmak istemeyiz. Başkalarının günahımızı görmesine izin vermek acı ve utanç vericidir. Örtbas eder, gizlenir, saklanır ve kaçarız.
İtiraf Edin!
Günahınızı itiraf edin. Eski bir deyim şöyle der: “İtiraf ruha iyidir.” Günahınızı Tanrı’nın huzurunda (Mez. 51:3-4) ve yakın arkadaşlarınıza (Yak. 5:16) itiraf ettiniz mi? Etmediyseniz, sizi alıkoyan nedir? Ruhta yoksul ve yumuşak huylu olanlar (Mat. 5:3,5) günahlarını itiraf ederler. Siz de aynısını yapmaya razı mısınız?
Günahınızı terk edin. Ona, “Seni reddediyorum. Senden nefret ediyorum. Seni istemiyorum. Hayatımdan çık” deyin. Günahınızı terk edin, reddedin ve ona sırt çevirin.
Günahını itiraf eden ve terk edenler için Tanrı’nın tatlı bir vaadi vardır: Merhamet, çarmıhın dibinde sizi bekliyor.
Düşünün: Günahınızı en son ne zaman sakladığınızı düşünün. Günahınızı örtbas etmenin nedenleri neydi? Günahı saklamak size yarar sağladı mı?
Düşünün: Günahınızı Tanrı’ya ve başka bir Hristiyan’a en son ne zaman itiraf ettiniz? Günahınızı itiraf etmekten ve reddetmekten sizi alıkoyan nedir?
Harekete Geçin: Beş dakikalık kuralı benimseyin. Günahınızı derhal ve çabucak itiraf edin. Pornografiye her baktığınızda, başka bir Hristiyan’a derhal mesajla, e-postayla ya da telefonla haber vermeyi adet edinin.
Yazar: DEEPAK REJU