“Ama beni dinleyen sizlere şunu söylüyorum: Düşmanlarınızı sevin, sizden nefret edenlere iyilik yapın, size lanet edenler için iyilik dileyin, size hakaret edenler için dua edin.” (Luk. 6:27–28)
“Babanız merhametli olduğu gibi, siz de merhametli olun.” (Luk. 6:36)
İsa, tekrar ve tekrar teselli edici umut noktasında kalakalmayı reddetti. Beni sadece başkalarını teselliye ve onları sevmeye değil, kederime neden olanları bağışlamaya ve sevmeye doğru yönlendirdi! İsa keder ve kayıp bağlamında dolaysız ve tutarlı olarak gözlerini ruhuma dikti ve Sözü aracılığıyla şöyle dedi: “Düşmanlarını sev, senden nefret edenlere iyilik yap, sana lanet edenler için iyilik dile, sana hakaret edenler için dua et” (Luka 6:27-28). Bu ayetlerin, İsa’nın şu sözlerinden beş ayet sonra geldiğini unutmayın: “Ne mutlu size, şimdi ağlayanlar! Çünkü güleceksiniz” (Luka 6:21). İsa Mesih yas tutma ve ağlama bağlamında bizleri bağışlayan ve seven bir hayata çağırıyor. Bu bedeli yüksek olan öğrenciliktir.
Kederin ilk evrelerinde bunu hayal etmek olanaksız olsa da, Tanrı’nın kederimiz için amacı budur: Geleceğimizin bakış açısının ışığında (“Güleceksiniz”), nefretin, lanetin ve hakaretin hedefi olurken, bizden nefret
edenlere iyilik yapmalı, lanet edenlere iyilik dilemeli ve hakaret edenler için dua etmeliyiz.
Bu nasıl mümkündür? Biz Kutsal Ruh’un gücüyle, Oğul’un etkinliğiyle ve Baba’nın örneğini takip ederek böyle sevebiliriz. Bizi kederlendirenleri sevdiğimiz zaman “Yüceler Yücesi’nin oğullarıyız. Çünkü O, nankör ve
kötü kişilere karşı iyi yüreklidir. Babanız merhametli olduğu gibi, siz de merhametli olun” (Luka 6:35-36).
Lütufla dolu Müjde kederi
İsa kendisinin yapmadığı bir şeyi bizden istemiyor. Kendisini çarmıha gerenler için “Baba, onları bağışla!” diye feryat etmişti. Baba, kalbini kıran kayıp oğluna koşmuş, kucaklamış ve eve dönüşünü kutlamıştı. Lütufla dolu Müjde kederi, Üçlübirlik’in sevdiği gibi sevmeyi içerir.
Romalılar 8:17-29’un acılar bağlamında görüldüğünü hatırlayın. Bu acıların doruk noktası, hedefi, nihai amacı nedir? “Çünkü Tanrı önceden bildiği kişileri Oğlu’nun benzerliğine dönüştürmek üzere önceden belirledi (Rom.8:29). Acılardan şifa bulmak neye benzer? Sadece her türlü tesellinin kaynağı olan Tanrı’nın tesellisine kavuşmak değil, aynı zamanda bütün merhametin kaynağı olan Baba gibi merhamet göstermektir.
Düşünün: Sizi kim yaraladı? Kederinizin ve acınızın insan kaynağı kimdir? Tanrı’ya bu kişiyle ilgili olarak nasıl bir ağıt duasıyla feryat etmek istersiniz?
Düşünün: Tanrı’nın sevmenizi istediği düşman kimdir? Bu düşmana Kutsal Kitap’a uygun kutsal sevgiyle yaklaşmak nasıl olur? Tanrı sizi yaralamış, zarar vermiş ya da kötüye kullanmış bir kişi için nasıl dua etmeye çağırıyor?
Yazar: BOB KELLEMEN