İşte Kulum, O’nu ben seçtim. Gönlümün hoşnut olduğu sevgili Kulum O’dur. Ruhum’u O’nun üzerine koyacağım, O da adaleti uluslara bildirecek… Uluslar da O’nun adına umut bağlayacak. (Mat. 12:18, 21)
İsa’nın adında umutsuzlar için, adaletsizliğin kederine katlanan dışlanmışlar için umut vardır. Hayatın tüm adaletsizlikleri “Sen sevilmiyorsun!” diye haykırdığında, Tanrı’nın sevgili Oğlu sizi Üçlübirlik’teki sevgiye dahil olmaya çağırıyor. Hayatın bütün haksızlığı, “Yanlışların düzeltileceğine dair bütün umutlarından vazgeç!” diye haykırdığında, Tanrı’nın sevgili Oğlu size adalet teminatı veriyor. O zafer kazanacaktır!
Acımız ve kederimiz çoğu kez adaletsizliğe, örneğin haksızca işten çıkarılmaya, korkunç tacizlere, karalayıcı eleştirilere maruz kalmamızdan kaynaklanır. Adalet algısı olmadığında, yanlışları düzelten, tacizciyle yüzleşen, itibarımızı savunan kimse olmadığında acımız derinleşir.
Yalnız, terk edilmiş ve korunmasız hissederiz. Dışlandığımızı, reddedildiğimizi, itildiğimizi düşünürüz. Bunları yazmak bile canımı yakıyor ve okumanın da sizin canınızı yaktığına eminim.
Kimse bizden yana durmayacaksa, o zaman meseleyi kendimiz çözme ayartısıyla karşılaşırız. Ancak Kutsal Yazılar’a göre, Tanrı’yı Öç Alıcımız olarak gördüğümüzde, kendimiz öç almak zorunda değilizdir. “Sevgili kardeşler, kimseden öç almayın; bunu Tanrı’nın gazabına bırakın. Çünkü şöyle yazılmıştır: Rab diyor ki, ‘Öç benimdir, ben karşılık vereceğim.’”
(Rom. 12:19).
Pavlus’un ayete nasıl başladığına dikkat ettiniz mi? “Sevgili kardeşler.” Bizler yalnız değiliz! Bizler reddedilmiş değiliz. Her haksızlığın karşılığını vermeyi vaat eden Öç Alıcı tarafından seviliyoruz.
Uluslar O’nun adına umut bağlayacak
Pavlus bize, Matta’nın sevilmekle ilgili sözlerini içeren metnimizi hatırlatıyor: “İşte Kulum, O’nu ben seçtim. Gönlümün hoşnut olduğu sevgili Kulum O’dur.” O günün bağlamında ve kültüründe, sonraki sözler şok edicidir: “Ruhum’u O’nun üzerine koyacağım, O da adaleti uluslara bildirecek… Uluslar da O’nun adına umut bağlayacak” (Mat. 12:18, 21).
Tanrı’nın Sevgili Kulu’nun çağrısı, uluslara adaleti bildirecek mi? Uluslar, İsa’nın adına umut mu bağlayacak? Yahudi din adamlarının gözünde uluslar dış kapının mandalıydılar. Tanrı’nın adaleti için hiçbir umutları olmadığı gibi, Tanrı’nın kurtuluş tasarısında hiçbir yerleri yoktu. Ferisiler böyle düşünüyor ve öğretiyordu.
İsa yumuşak huyluydu ama zayıf değildi. “Çekişip bağırmayacak, sokaklarda kimse O’nun sesini duymayacak. Ezilmiş kamışı kırmayacak, tüten fitili söndürmeyecek ve sonunda adaleti zafere ulaştıracak” (Mat.12:19-20). İsa Mesih tam ve eksiksiz adaleti sağlayana dek, sevgili çocuğu olan sizi korumak size yapılan yanlışın öcünü alma konusunda sert ve
şiddetlidir.
Düşünün: Dürüst olalım. Hepimizin elinde bize karşı işlenen adaletsizliklerin listesi vardır. Bu listenin en üstünde hangi acı verici haksızlıklar var? Bu olaylarda adaletin yoksunluğu ruhunuzu hangi terk edilmişlik duygularıyla harap etti ve ruhunuzu ne gibi öç alma arzularıyla ayarttı?
Düşünün: Umutlu olalım. Tanrı’yı Öç Alıcınız olarak görmek ruhunuzda ne gibi bir fark yaratır? Bugün “İlk On Adaletsizlik Eylemi” listenizi alıp bu listeyi zaferle adaleti sağlayarak hayatınızdaki bütün haksızlıkları düzelteceğini vaat eden Sevgili Oğul İsa’ya teslim edebilirsiniz?
Yazar: BOB KELLEMEN